Sweet Bonanza’da Güvenli Oyun İçin İpuçları

by

in

Word dosyasında; "GİZLİ" ibareli bir belge olduğu, Konu bölümünde "Diyarbakır Dicle Üniversitesindeki irticai ve bölücü faaliyetler" başlığının olduğu, Açıklama bölümünde ise "K.K.K.lığma ve 1 nci Or.K.lığma gönderilen imzasız bir mektupta Dicle Üniversitesi ile ilgili olarak" açıklamasının olduğu, yazı içeriğinde ise Dicle Üniversitesindeki bazı öğretim üyelerinin isimleri ile bu şahısların irticai faaliyetlerinin rapor halinde düzenlendiği, son bölümde ise "söz konusu mektup 24 Şubat 2004 günü değerlendirilmek üzere Gnkur.Bşk.lığma gönderilmiştir" ibaresinin yer aldığı görülmüştür. Söz konusu silah ruhsatının düzenlenmesi konusunda İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığınca açılan soruşturma henüz sonuçlanmamıştır. Özellikle Maliye Bakanlığı Müfettişi ünvanı ile yeşil pasaport alınması hususunun ciddi bir boyutla irdelenmesi, özellikle kumarhanelerin kontrolu ve denetimi yetkisi de bulunan bu müfettişlerin görev alanları yönünden sahte pasaport düzenlenmesi işi bir kat daha ciddiyet kazanmaktadır. Öte yandan, Abdullah Çatlı’ya Mehmet Özbay adı ve Maliye Müfettişi unvanı ile hususi pasaport verilmesine esas teşkil eden “Pasaport Talep Formu” ve eki “Belge” deki Personel Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Çetin Kıvcı yerine atılan imzaların bu kişiye ait olmadığı ve bu belgelerdeki tarih ve sayı numaratörlerinin Bakanlığımız Personel Genel Müdürlüğü ve Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünde kullanılanlara uymadığı, ayrıca, Raporun 2.7. bölümünde ayrıntılı olarak açıklandığı üzere bu belgelerin hiç bir şekilde iğfal kabiliyetinin de bulunmadığıkanaatine varıldığı belirtilmektedir.

Komisyonumuzca Susurlukta meydana gelen trafik kazasında ölen Hüseyin Kocadağ Abdullah Çatlı (Mehmet Özbay ve Mehmet Özbey ile Şahin Ekli isimleri dahil olmak üzere) Gonca Us gibi olaya karışanların mal varlıkları ile ilgili bir incelemenin Maliye Bakanlığınca yapılıp yapılmadığının sorulduğu, alınan cevapta, sorulan kişiler hakkında araştırmalar yapılmakta olduğu, gerektiğinde hesaplar üzerinde inceleme yaptırılacağını, halen sonuçlanmış bir inceleme ya da araştırma bulunmadığı bildirilmiştir. Kayıtlardaki açıklamalara göre Mehmet Özbay adında İngiltere’de yaşıyan bir kişi bulunduğundan, belgenin sahte olduğunu söyleyebilmek mümkün gözükmemektedir. 3.11.1996 tarihinde Susurluk çıkışında Uçakyolu mevkiisinde Urfa Milletvekili Sedat Bucak’a ait 06 AC 600 plakalı Mersedes marka otomobil ile Bursa istikametine seyir halinde iken trafik kazasının meydana geldiği; kaza neticesi aracın sürücüsü Kemalettin Eröge Polis Okulu Müdürü Hüseyin Kocadağ ile Abdullah Çatlı (Mehmet Özbay) Gonca Us isimli şahısların öldükleri, Miletvekili Sedat Bucak’ın ise ağır yaralandığı, anlaşılmıştır. Bu olayla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğünde sürdürülen araştırmalar sırasında Ö.Lütfi TOPAL’ın öldürülmesinde kullanılan ve olay yerinde terkedilen Kalashinkov marka tüfeklerden birinde, bu tüfeğin iki şarjörünü birbirine monte etmekte kullanılan koli bantının iç yüzeyinde bulunan sağ orta parmak yarım boğum parmak izinin mukayese çalışmalarında, bu parmak izinin 26.02.1992 tarihinde sahte pasaport ile Atatürk Hava Limanından çıkış yapmak istediği sırada yakalanan Şahin EKLİ isimli kişiye ait olduğu tesbit edilmiştir.

Şahin EKLİ ile ilgili kayıtların araştırılmasında, bu kimliği kullanarak sahte pasaportla yurtdışına çıkmak isteyen kişinin gerçek kimliğinin Abdullah ÇATLI olduğu tesbit edilmiş, Bunun üzerine Abdullah ÇATLI’nın kayıtlarda gerek kendi adına gerekse Mehmet ÖZBAY adına mevcut bulunan parmak izleri güvenilir ile ölümünü müteakip Nevşehir Devlet Hastanesi morgunda alınan parmak izlerinin mukayesesi yapılmış ve sonuç olarak suç aleti tüfeğin şarjörlerini monte eden koli bantı iç yüzeyindeki parmak izinin Abdullah ÇATLI’ya ait olduğu kesinlik kazanmıştır. Ele geçirilen dokümanlarda, ideolojik sınıflandırmanın yapılmış olması örgütün, öncelikle sızma ve kadrolaşma faaliyeti içerisinde bulunacağı-üniversite içerisinde fişleme ve durum tespiti yaptığını, ilerleyen safhalarda ise ideolojik olarak kendilerine yakın hissettikleri öğretim görevlilerini kendi bünyelerine katma girişiminde bulunduklarını göstermektedir. ERGENEKON terör örgütünün yapılanması içinde askeri yapılanmanın çok önemli yerinin bulunduğu, ERGENEKON dokümanında ERGENEKON başkanlığına bağlı 7 gizli birimin 5 tanesinin başında asker bulunduğunun belirtilmesi ve bu bölümlerin başkanlıklarına komutanlık diye isim verilmesinden bu örgütlenmenin kurucularının ve önemli yöneticilerinin asker kökenli olduğunu göstermektedir.

Yasal casino siteleri

Murat ÇAĞLAR, dokümanların kendisine ait olmadığını, aracın Kuvayı Milliye Derneğinin kullanımında olduğunu, bu nedenle söz konusu belgeleri araç içerisine diğer Dernek çalışanlarının bırakmış olabileceğini beyan etmiştir.Bu beyan üzerine, Kuvayı Milliye Derneğinin Kadıköy'de bulunan binasında arama yapılmış,bulunan 2 adet Bilgisayar ve 8 adet CD'ye el konulmuştur. Y. A.'nun "Evet bi isteğiniz bi emriniz olduğu zaman biz de burda sizinle beraberiz bunu bilmenizi istedim" "Şişli Esentepedeyim" dediği, M.Fikri KARADAĞ'm "karargaha bi ziyarete gelsene madem o kadar iyisin" "Kuvai Milliye karargahı, mabedi bi gör, Atatürk'ün karargahı burası" "Kadıköyde askerlik şubesi var eski askerlik şubesi, yeni Rasim Paşa Emekli Subaylar Derneği Halit Ağa Çeşmesi" diyerek yeri tarif ettiği tespit edilmiştir. 2 Nolu VCD nin incelemesinde; Uzun bir konuşma olduğu, konuşmanın sonunda Kuvayi Milliye Derneği Başkanı Mehmet Fikri KARADAG'm "Kuvayi Milliye Kemal Atatürk'ün devleti kurduğu zamandan beri devam ediyor, Elimizde Türkiye'nin Kaynaklarını, Siyasi Kimlik Kartını Kullanarak Çalan, Sömüren Yağmalayan 13.500 Kişinin İsmi Vardır, bunun karşılığı da yurt dışındaki değeri 480 milyar dolardır, bunları sentine kadar getireceğiz, Kuvayi Milliye olarak buna and içtik" dediği tespit edilmiştir. Şimdi ben tabi bi şey bilmiyorum senin kadar sen tabi işin içindesin eskiden beri tutturdukları bir şey var yok Anasaya makemesi yok bilmem ne kanunu yav bunlarla olur mu bu iş İlhan. Ya açıklama yapıp ne yapıcam ki, bana ne yaptırmak istiyorsun onu da bilmiyorum yani." dediği, Ferit İLSEVER'in "Lütfen bak buna açıklama yap düzelt kardeşim bunları.Belgelerin içeriğinden ve hazırlanma şeklinden Ergenekon terör örgütünün nasıl çalıştığı ve uluslar arası askeri tesislerin her türlü bilgi ve belgelerini temin edip, provakasyon amaçlı eylem yapmayı planladığı açıkça anlaşılmaktadır. Yaşar Öz’ün evinde ele geçirilen sahte pasaport ve sürücü belgeleri ile ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, “Sahte pasaport ve sürücü belgesi tanzim etmek ve bu şekilde tanzım edilmip pasaport ve sürücü belgelerini kullanmak maksadıyla başkalarına teslim etmek suçundan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 22.1.1997 tarih ve 1997/362 Hazırlık ve 1997/659 sayılı iddianameleri ile Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesi nezdinde dava açılmış olup halen davası devam etmektedir. “Yaşar Öz’ün evinde yakalanan silah ve belgelerin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın emri üzerine Ankara’ya Mehmet Ağar’a gönderdiklerini ifade etmektedir. Meclis Araştırma Komisyonuna 30.1.1997 tarihinde bilgi veren İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı Hanefi Avcı, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın “Yaşar Öz’ün pasaport işlemlerinin çabuklaştırılması için kendisine talimat verdiğini de beyan etmektedir. Emniyet Müdür Yardımcısı Mestan Şener Mehmet Ağar’ın talimatını istanbul İl Emniyet Müdürü Necdet Menzir’e iletmiş ve bu konu ile ilgili Mehmet Ağar’ın talimatı olduğunu söylemiştir.

Yeni casino slot siteleri

Tipobet’e kayıt ve üye olabilmek için ilk olarak sitenin yeni adresine giriş yapılmalıdır. Onlarca spor dalında avantajlı oranlarda maçlara bahis yapmak isteyenler için platform tarafından 200 TL her gün bedava bahis imkanı da sunuluyor. Kuvayı Milliye Hareketinin en temel hedeflerinden birisinin ulusal güçleri aktive etmesi ve düşmana karşı gerek siyasi gerekse hukuki bir mücadele verilmesi, bir işgal altmda da silahlı mücadeleyle ülkenin iç ve dış düşmanlardan arındırılması olduğu, diğer taraftan da Kuvayı Milliye Hareketinin bir sivil toplum kuruluşu olan dernek veya vakıflar altında örgütlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kaldı ki yetkili kurumlar olan güvenlik güçleri dahi suçla mücadele ederken yetkileri ve sorumluluklan ulusal ve uluslararası hukuk kurallan ile belirlenmiştir. MAFYA GRUPLARININ TÜMÜYLE GÖZDEN GEÇİRİLMESİ, DENETİM VE KONTROL ALTINA ALINMASI, Soruşturma kapsamında elde edilen delillerden ERGENEKON terör örgütünün bu yöntemi gerçekleştirebilmek için öncelikle MAFİA dokümanını hazırladığı, bu doküman ile ülkemizde faaliyet gösteren MAFİA gruplanm nasıl ve ne şekilde kontrol ve denetim altına alacağını belirlediği, devamında da ülkemizde ulusal ve uluslar arası düzeyde faaliyet gösteren ve liderliğini Sami HOŞTAN, Sedat PEKER, Semih Tufan GÜLALTAY, Ali YASAK'm yaptığı çıkar amaçlı suç örgütlerini bizzat denetim ve kontrol altına aldığı, gerektiğinde anılan suç örgütlerini amaçları ve hedefleri doğrultusunda kullandığı anlaşılmıştır. Biz buradayız sen nerdesin" ile başlayan Av.Kemal KERİNÇSİZ, Av.Ahmet ÜLGER, Av.Levent TEMİZ, Av.Hanefı ALTAŞ, Av. Murat İNAN, Av.Yılıdırm ÇAVUŞOĞLU, , Av. Eyüp GÜLTEK, Av.NeCDet ÖZTÜRK, Av. BuraK GÜNEŞ, Av. Mehmet DEMİRLER, Av. Cevat ÇALIK, Av. Necip YENİŞAN, Av. Ömer PULATOĞLU, Av. Muhsin KÜÇÜK, Muzaffer YÜKSEKDAĞ (hamal) isimlerinin yazılı olduğu bildirinin okunduğu, bu Eyleme şüpheliler Kemal KERİNÇSİZ, Fuat TURGUT ve Oktay YILDIRIM isimli şahısların birlikte katıldıkları, belirtilmiştir. ULUSAL BİRLİK HAREKETİ PLATFORMU Semih Tufan GÜLALTAY Başkanlığında kurulmuştur. Oluşuma destek verenler arasında Levent TEMİZ' in Başkanlığında Ulusal Hukukçular Birliği Derneği, Bakırköy STK Platformu Sekreteri Ülker DURUKAN, Semih BOZER Genel Başkanlığında Azerbaycanlılar Dayanışma Dernekleri vb. bulunmaktadır. Derneğin amacı; Türkiye üzerinde oynanan emperyalist oyunları bozmak ve ulusal birliği korumak, Atatürkçü örgütlenme ve eylem birliğini sağlamak doğrultusundaki düşüncelerin geniş halk kitlelerine ulaştınlması olarak belirlenmiştir, diğer kuruluşların faaliyetlerine destek verdikleri, bu tür casino bet siteleri faaliyetler içerisinde yer aldıkları tespit edilmiştir. 28.10.2005 günü saat 11.00 sıralarında Fener Rum patrikhanesi önünde Milli Güç Platformu, Hukukçular Birliği, Milliyetçi İşadamları Derneği, Türk Ortodoks Kilisesi, Noel Baba Vakfı tarafından "Patrikhane Yunanistan'a" konulu protesto eylemi yapıldığı, Fener Rum patrikhanesi önündeki topluluğa önce Kemal KERİNÇSİZ tarafından kısa bir konuşma yaptıktan sonra, Noel Baba Vakfı Başkanı Muammer KARABULUT'un basın açıklamasını okuduğu, Patrikhane kapısına "Patrikhane Yunanistan'a, Hukukçular Birliği ve Milli Güç Platformu" yazılı siyah çelenk bırakıldığı, bu eyleme şüpheliler Kemal KERİNÇSİZ, Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN, Sevgi ERENEROL, Zeki Yurdakul ÇAĞMAN isimli şahısların birlikte katıldığı, Güvenlik şube müdürlüğünün olay esnasında çekmiş olduğu kamera görüntülerinin incelenmesinden anlaşılmıştır. ULUSAL SANAYİCİ VE İŞ ADAMLARI DERNEĞİ İçişleri Bakanlığı (Dernekler Dairesi Başkanlığı) Dernekler Denetçi leri tarafından "Ulusal Sanayici ve İş Adamları Derneği"nin denetiminde; Dernek tüzüğünde "Derneğin Amacı" başlıklı 2 inci maddesinde; "Ulusal geleceğimizin ve varlığımızın, ülkemizin bağımsızlığının güvencesi olduğunun bilincinde olarak, tamamen ulusal çıkarlan gözeten bir ekonomik faaliyetin ülke düzeyinde gelişmesini ve hakim kılınmasını amaç edinmek. Kemalist Cumhuriyet Devrimi'nin en önemli özelliği olan tam bağımsızlık ilkesinin tüm dünya ülkeleri halklarının lehine yarattığı etki karşısında büyük çıkar kaygısına sürüklenen gelişmiş emperyalist güçlerin girişimleri ve yurt içindeki işbirlikçiler ağı önemle dikkate alındığında, geçmiş dönemlerde yaşanan ekonomik içerikli ağır toplumsal sorunlar karşısında serbest girişim çevrelerinin salt çıkar ve kâr kaygısından hareketle uyguladıkları yöntemler, tutum, davranış ve kararları sonucunda ülkede yaşanan sıkıntılar bellidir.

Ergenekon Terör Örgütünün sivil toplum alanındaki diğer bir yapılanması olan Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Derneğinin de Mersin'in PKK terör örgütünün eline geçtiği propagandasıyla şehrin Yörük köylerim savaş vermeye çağırdığı, bu çerçevede Mersin'de toplumsal gösteri yürüyüş ve eylemler düzenlediği dikkate alınırsa , ülkede kaos ve anarşiye sebebiyet verecek olayların kıvılcımının yakılmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla elde edilen tüm bu deliller; Uluslar arası Noel Baba Barış Konseyi, Büyük Hukukçular Birliği Demeği, Ayasofya Demeği, Büyük Güç Birliği Demeği, Kuvva-i Milliye Demeği, Kuvayı Milliye Demeği, Milli Güç Platformu ve Ulusal Birlik Platformunun "ERGENEKON" terör örgütüne bağlı sivil toplum kuruluşları olduğu anlaşılmaktadır. Fakat yine soruşturma dosyasında bulunan delillerden anılan http://onlineplays.online/?p=bonanza-oyna hücre yapılanmasının tamamen gayrimeşru bir şekilde birçok kişi ya da kuruluş hakkında istihbarat topladığı, bu bilgilerin bir kısmını güvenlik birimlerine bildirirken bir çoğunu da örgütün amaçlan doğrultusunda kullandığı anlaşılmıştır. İlk başta Kuvayı Milliye Derneği Genel Başkanı Mehmet Fikri KARADAĞ liderliğinde organize bir suç örgütü olduğu izlenimini veren bu oluşum ile ilgili soruşturma devam ederken, Mehmet Fikri KARADAĞ'm Ergenekon Terör Örgütü yöneticisilerinden Veli KÜÇÜK, Muzaffer TEKİN, Sevgi ERENEROL ve diğer şahıslarla irtibatlı olduğu tespit edilmiştir.

By casino

Fakat söz konusu Sivil Toplum örgütlerinden Kuvayı Milliye ve Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi demeklerine bakıldığında diğer sivil toplum örgütlerinden farklılıklannm olduğu daha ziyade örgüte istihbarat ve silahlı eylem gerçekleştirebilecek kadrolardan oluştuğu, gerçekleştirdikleri ya da gerçekleştirmeyi planladıklan eylemlerle ülkede kaos, anarşi ve terör meydana getirmeyi amaçladıklan, özellikle Türk-Kürt düşmanlığım körükleyerek kardeş kavgası bahsegel mobil uygulama çıkmasına sebebiyet verecek eylemlere giriştikleri görülmüştür. 30.08.2005 tarihinde Kadıköy "vatan topraklarının satıldığı, ülkenin parçalanmak üzere olduğu ve 30 Ağustos Zafer Bayramı olması vesilesiyle Ankara iline Anıtkabire gidip Ata'ya şikayet edecekleri" konusuyla ilgili olarak protesto eylemine 40 kişilik grubun katıldığı, Ankara'ya gitmek üzere olan grubun Kadıköy Rıhtım caddesinden Halit Ağa Caddesini takiben E-5 Acıbadem köprüsüne kadar yürüdüğü, yolun bir şeridinin trafiğe kapatıldığı, gruba hitaben Kuvayi Milliye Derneği Genel Başkanı olan şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ tarafından konuşma yapıldığı, belirtilmiştir. Ergenekon Terör Örgütünün Kuvayı Milliye Derneğindeki illegal yapılanması içerisinde yer alan şüphelilerin Orhan PAMUK, Fehmi KORU, Ahmet TÜRK, Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'e suikast planladıkları kendi telefon görüşmeleri içeriğinden, fiziki takip tutanağından ve şüpheli Coşkun ÇALIK'm ikrarından anlaşılmaktadır.Haklarmda suikast planlan yapılanlann etnik,siyasi,yazar ve gazeteci kişilik ve kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile de yandaşlan olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu,maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği yukanda yazılı kişilerden ayn,neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastin Ergenekon Terör Örgütünce takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı gibi,eylemlerin asıl amacına uygun şekilde halkın bir kısmının tepkisini sağlayacak, hatta Muhammet YÜCE'nin ifadesinde "gerçekleştirmeyi düşündüğü eylemden sonra Türkiye'nin ikiye bölüneceği ve iç savaş çıkacağını düşünerek vazgeçtiği" şeklindeki kaçamaklı beyanına uygun bir tehlike oluşturacak nitelikte olduklan değerlendirilmiştir. Doğu PERİNÇEK grubuna bağlı Aydınlık dergisinin Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'le ilgili "MİT elemanı olduğu" yönünde haberler yaptığı, diğer taraftan örgütün MAFYA ve Sivil Toplum Örgütleri yapılanmasında görev alan Semih Tufan GÜLALTAY'm Fikri KARADAĞ liderliğindeki Kuvayı Milliye yapılanması hakkında yazdığı raporunda örgüt içi denetim ve kontrol mekanizmasını açıkça ortaya koyduğu, örgüt içersinde denetim ve kontrolü ortaya koyan başka örneklerinde olduğu fakat burada örgütün söz konusu prensibi bizzat kullandığını ifade etme adına bu kadar belirtilmekle yetinileceği 03- Örgüt içi cezalandırma ve Örgütten ayrılanı infaz etme prensibi: Dünyada terör örgütlerinin en temel ve acımasız özelliklerinden birisi de örgüt içi cezalandırma ve infaz prensibidir.

Youwin hızlı giriş


Similar News:

tlcasino güncel http://gameturkiye.online/?p=ex3spux http://onlineplays.online/?p=slot-siteleri http://onlineplays.online/?p=para-kazandiran-kumar-oyunları papara mastercard


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir